

02 Şubat 1920
02 Şubat 1336
onüçüncü gün
“Stratejik açıdan büyük öneme sahip olan Yukarı Bedesten, Belediye binası ve çevresindeki evler Türk kuvvetleri tarafından ablukaya alınmıştı. Burası düşman açısından önemli bir mevzii olsa da mücahitlerin kararlı tutumu karşısında bir şey yapamadılar. Göksun’dan takviye olarak gelen Süvari Yüzbaşısı Yörük Selim Bey 80 süvari ve 120 piyadeden oluşan kuvveti ile gelerek Sulutarla mevkiine yerleşmişti. Elbistan’dan gelen iki ağır makineli tüfek ve mürettebatı ile Bertiz müfrezeleri de Yörük Selim kuvvetlerine katıldı.”
Düşman kuvvetlerince ablukaya alınan Şeyh Mahallesi’ndeki Müslüman ahalinin saldırılara dayanacak güçleri kalmamıştı. Ulaşabildikleri her yere imdat çığlıklarını duyurmaya çalışıyorlardı. “Bizi kurtarınız.” diye yazılan raporlardan vaziyetin ciddi olduğu anlaşılmaktaydı.
Arslan Bey gelen raporlar üzerine karargâhtan çıkarak Fatmalıoğlu Derviş’in evine gitti. Kılınç Ali Bey de oraya geldiğinden vaziyetin müzakeresine başladılar. Doğu cephesindeki düşman kuvvetlerinin birleşmelerinin aleyhimize olduğu ve Üdürgücü Camii ile Mevlevihane’nin bu sebeple yakıldığı dile getirildi.
Şeyh Mahallesi’nin sıkışık vaziyeti de bu toplantıda konuşuldu. Mahallenin bu vaziyetten kurtulabilmesi için öncelikle Topaloğlu Ohannes’in müstahkem kale halindeki evinin yakılması, diğer taraftan da Şeyh Mahallesi’ne taarruza geçilmesi kararlaştırıldı. Taarruz Kılınç Ali kuvvetleri tarafından idâre edilecek, Topaloğlu’nun müstahkem kalesi ise Fatmalıoğlu Derviş ve arkadaşları tarafından yakılacaktı. Bu harekât muvaffak olduğu takdirde Şeyh Mahallesi düşman ablukasından kurtulacaktı.
Fransız topçusu bombardımanın şiddetini bugün daha da artırmıştı. Fransız ve Ermeni askerlerince korunan Şekerdere Kilisesi mücahitler tarafından ele geçirilmişti. Bu saldırıda 6 sandık cephane, 20 adet bomba ve 1 otomatik tüfeğe el konuldu.
Stratejik açıdan büyük öneme sahip olan Yukarı Bedesten, Belediye binası ve çevresindeki evler Türk kuvvetleri tarafından ablukaya alınmıştı. Burası düşman açısından önemli bir mevzii olsa da mücahitlerin kararlı tutumu karşısında bir şey yapamadılar
Göksun’dan takviye olarak gelen Süvari Yüzbaşısı Yörük Selim Bey 80 süvari ve 120 piyadeden oluşan kuvveti ile gelerek Sulutarla mevkiine yerleşmişti. Elbistan’dan gelen iki ağır makineli tüfek ve mürettebatı ile Bertiz müfrezeleri de Yörük Selim kuvvetlerine katıldı.
